Zihinsel Yük: Ev İşlerini Paylaşınca Yatak Odası da Şenlenir

Çamaşır sepeti taşıyor, çocukların ödevi var, market alışverişi unutulmuş, misafirler yarın geliyor… Beyninizde sürekli bir görev listesi dönüyorsa tebrikler;  zihinsel yük denilen görünmez ağır işte uzmanlaşmışsınız.

Peki bu görünmeyen emek yalnızca gününüzü değil, gecenizi de etkiliyor desem? Evet evet, tam da onu kastediyorum.

Sürekli zihninizde yapılacaklar listesi taşıyorsanız, vücudunuz da rahatlayamıyor. Kafanızda “Çöpü çıkarmadı, yine ben hatırlatacağım” düşüncesi varken şevklenmek kolay mı? Değil.

Seks, güven ve rahatlık istiyor. Zihinsel olarak hep uyanık, stresli ve yorgun hissediyorsanız, bırakın tutkulu bir geceyi, bir öpücüğe bile “Yarın sabah konuşalım mı?” demek istiyorsunuz.

Bu cümleyi duymayan kadın var mı? Bir iş yapılmayınca, bir eksik tamamlanmayınca gelen o meşhur savunma. Ama mental yük tam da burada başlıyor işte: Birinin söylemesi değil, düşünmesi gerekiyor. Listeyi tutmak, eksikleri fark etmek, organize etmek… Bunların hepsi emek. 

Güzel. Ama soralım: Sadece işin fiziksel kısmı mı bölüşülüyor, yoksa düşünme, planlama, organize etme kısmı da mı? Mental yük, fiziksel iş başlamadan çok önce başlıyor. Beynin bir köşesinde her zaman açık olan “ev ve ilişkiler operasyon merkezi” gibi çalışıyor. İşin düşünme kısmı adil paylaşılmıyorsa, iş bölüşülmüş gibi görünse de yük hâlâ bir kişinin omuzunda demektir. Çoğu zaman evin CEO’su, gizli ajanda tutucusu, duygusal destek hattı operatörü ve ev işlerinin görünmez emekçisi kadın oluyor. Ve işin acı tarafı yükü kadınların sırtlanması çoğunlukla sosyal normlar yüzünden “normal” gibi algılanıyor.

Seksüel istek aniden pat diye ortaya çıkmıyor. Eğer biri sürekli “Bulaşık deterjanı bitti mi?” gibi mikro detayların tek sorumlusuysa, yatak odasında sihir beklemek kışın denize girip ısınmayı ummaya benziyor.

Zihninizde yer açılıyor. Hayal kurmaya, dokunmaya, hissetmeye alan kalıyor. Kendinizi görülmüş ve değer verilmiş hissediyorsunuz. Sadece ev arkadaşı değil, hayat arkadaşı olduğunuzu anlıyorsunuz.

Güven artıyor. Güven de sekste rahatlamanın anahtarı. Birlikte omuz omuza verdiğiniz hayat, yatak odasında göğüs göğüse sarılmaya dönüşüyor.

Kısaca: Paylaşılan mental yük, daha iyi seks demek.

Ve inanın, birinin kendi kendine fark edip çamaşır asması kadar seksi bir şey az bulunur.

Bu mini testi yaparak evdeki görünmez işlerin nasıl paylaşıldığını keşfedelim:

1. Evin genel düzeninden kim sorumlu?
🔲 Ben fark ediyorum, ben planlıyorum.
🔲 Ortak düşünüyoruz.

2. Buzdolabında yoğurt bitince kim fark ediyor?
🔲 Ben.
🔲 Birlikte fark ediyoruz.

3. Çocukların dişçi randevusunu kim ayarlıyor?
🔲 Benim ajandamda.
🔲 Sorumluluk paylaşılmış.

4. Evin yıllık bakım işleri (kombinin bakımı, sigorta yenileme vb.) kimin radarında?
🔲 Yine benim.
🔲 Ortak radar çalışıyor.

5. “Söyleseydin yapardım” cümlesini duydun mu?
🔲 Sayısını unuttum…
🔲 Hayır, birlikte düşünüyoruz.

Sonuçlar:

  • Çoğunlukla ilk seçenekler → Zihinsel yükü sırtlamışsın. Kendine bir kahve ısmarla. Sonra da partnerinle bir konuş
  • Çoğunlukla ikinci seçenekler → Tebrikler! Hem evde hem yatakta keyfiniz bol olsun. 🥳